
Kıymetli Vatandaşlarımız, Eğitim Camiamızın Değerli Mensupları,
Her insan, fıtratında taşıdığı farklılıkla birdir; her yürek, kendi hikâyesinin kahramanıdır. Engelli bireylerimiz ise bu hikâyede sabrın, azmin ve umudun en zarif hâlidir. Onlar; hayatın her alanında var olma mücadelesini sessizce ama vakarla sürdüren görünmez kahramanlarımızdır.
Engelli olmak, eksiklik değil; toplumun merhamet terazisinde bir sınavdır. Onların karşılaştığı zorluklar, aslında bizim sorumluluğumuzun bir yansımasıdır. Unutulmamalıdır ki, hakiki engel; kalpteki duyarsızlık, zihindeki önyargıdır.
Türkiye Yüzyılı vizyonuyla çıktığımız bu kutlu yürüyüşte, "hiç kimse geride kalmasın" anlayışıyla engelleri birlikte kaldırmak, tüm bireylerimizi toplumsal hayatın aktif ve üretken bir parçası kılmak temel gayemizdir. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ile de her çocuğumuza olduğu gibi özel gereksinimli evlatlarımıza da ulaşmayı, onları bilgiyle, sevgiyle ve destekle kuşatmayı hedefliyoruz.
Eğitim camiası olarak bizler, farklılıkları zenginlik sayan, engelleri değil imkânları gören bir anlayışla çalışıyor; her bireyin onurla, güvenle ve eşitlikle yaşayabileceği bir toplumu hep birlikte inşa ediyoruz.
Bu duygu ve düşüncelerle; başta özel gereksinimli bireylerimiz olmak üzere, onları sevgiyle büyüten ailelerini, emek veren öğretmenlerimizi ve tüm gönül dostlarımızı saygı ve muhabbetle selamlıyor; Engelliler Haftası'nın farkındalığımızı artırmaya, kalpleri birbirine daha sıkı bağlamaya vesile olmasını diliyor, saygılarımı sunuyorum.
Unutmayalım ki; engel bedenlerde değil, gönüllerde başlar; sevgiyle aşılır.