İl Milli Eğitim Müdürümüz Sayın Seyfullah OKUMUŞ ve İl Sağlık Müdürü Sayın Dr. Osman AÇIKGÖZ'ün katılımlarıyla 9 Mayıs Dünya Çölyak Günü dolayısıyla Efeler Halk Eğitimi Merkezimizde öğrencilerimize yönelik olarak diyetisyenler tarafından Çölyak Hastalığı ve Glutensiz diyet hakkında bilgilendirmeler ve Resfebe etkinliği yapıldı.
Çölyak hastalığı, genetik yatkınlığı olan bireylerde buğday, arpa, çavdar gibi tahıllarda bulunan gluten isimli proteine maruz kalma sonucu gelişen, kronik, immün aracılı bir ince bağırsak enteropatisidir. Çölyak hastalığı temelde ince bağırsağı etkilese de, klinik özellik yelpazesi hem intestinal hem de ekstraintestinal semptomlar ile çok geniştir. Her yaş grubunda, her ırkta ve her iki cinste de görülebilir.
Çölyak hastalığı toplumun yaklaşık %1- %0.03 etkilemektedir. Hastalığın çok geniş bir klinik yelpazeye sahip olması, atipik seyir gösterebilmesi veya hiç bulgu vermemesi nedeniyle gerçek bir prevalans vermek zorlaşmaktadır, bu nedenle hastaların ancak yüzde 10'nuna tanı konulduğu tahmin edilmektedir. Bakanlığımız Sağlık Bilgi Sistemlerinden elde edilen verilere göre Türkiye'de tanı konan çölyak hastalığı sayıları 2021 yılı sonu itibari ile 138.230; İlimizde 188 olarak belirtilmiştir. İlimizde Müdürlüğümüze bağlı okullarda öğrenim gören 42 çocuğumuz bulunmaktadır.
Çölyak hastalığı, bilindiği üzere hem çocuklar hem de erişkinlerde geniş bir klinik yelpazeye sahiptir. Organizmada etkilemediği sistem ya da organ yoktur. Tüm sistemlere yönelik semptomlara neden olması çok ciddi tanı karmaşasına yol açmaktadır. Bu durum tıbbın her disiplininden hekimleri ilgilendiren evrensel bir sorundur.
Toplumda tanı almamış hastalar buz dağının görünmeyen kısmıdır. Teşhis yöntemlerinden kan testleri serolojik özel testler ile ön tanı konmakta ancak kesin tanı ince bağırsak biyopsisi ile konmaktadır.
Çölyak hastalığında etkin olduğu bilinen tek tedavi, glutenin ömür boyu diyetten çıkarılmasıdır. Glutensiz diyet uygulanmasındaki amaç, hastalığın var olan semptomlarını kontrol altına almak, hastaların yaşam kalitelerini arttırmak ve hastalıkları ile ilgili komplikasyonların oluşmasını önlemektir. Özellikle çölyak hastalığında erken tanı çocuklarda büyümenin yakalanmasında, uzun dönem komplikasyonlarının önlenmesinde önemlidir.