Tam 101 yıl önce, yine bir Cuma günü, Hacı Bayram Camiinde kılınan cuma namazından sonra dualarla, selalarla, hatimlerle ve kurbanlarla meclisimiz açılmıştır.
Saflar halinde dizilen kalabalıklar aynı anda ve aynı terennümle vatanın bağımsızlığı için niyazlarda bulunmuş ve bu büyük millet eserine birlikte omuz vermişlerdir.
Manevi hazzın ve nurun büyüklüğü, bağımsızlığa duyulan bağlılıkla birleşince hiçbir güç karşısında eğilmez ve yenilmez bir irade Ulus'taki taş binada somutlaşmıştır.
Türk milleti, tek katlı ve o dönemde daha yapımı tamamlanmamış bir binadan, devletine musallat olan mihraklara iman, irfan ve vatan mücadelesinin nasıl olacağını göstermiştir.
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin kaynağı Türk tarihinin şanlı sayfalarından ve muazzam hatıralarından feyz almıştır.
Böylelikle millî kimliğin, millî egemenliğin ve millî onurun eşsiz bir abidesi olmuştur.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, milletin egemenlik yetkilerini doğrudan kullanmaya başladığı eşsiz abidenin mirasını Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı olarak çocuklara armağan etmiştir.
Böylece 23 Nisan tarihi, aynı zamanda geleceğimizin teminatı olan çocuklar için bayram olarak kutlanmaya başlanmıştır.
Sevgili çocuklar;
Sahip olduğunuz ve ilerleyen yıllarda daha da artmasını dilediğim hayat bilgisiyle, Türkçe sevgisiyle, matematik zekâsıyla, tarih şuuruyla ve coğrafya bilinciyle; yarınlarda karşınıza çıkabilecek engelleri rahatlıkla bertaraf edebileceğinize can-ı gönülden inanıyorum.
Salgın musibetinden dolayı çocuk bayramımızı ikinci defa ayrı geçirsek de kalplerimizin bir ve beraber attığını, yüreğimizde aynı coşkunun yaşandığını biliyorum.
Hepimizin bu özel gününü tüm samimiyetimle kutluyorum.
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin 101. kuruluş yıldönümünün ülkemiz, milletimiz ve çocuklarımız için hayırlara vesile olmasını diliyorum.
İstiklal Harbimizin Başkomutanı, Cumhuriyetimizin kurucusu, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin ilk Başkanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü minnetle yâd ediyor, tüm şehit ve gazilerimize rahmet diliyorum.
Ruhları şad olsun.