Tarih boyunca hiçbir millete nasip olmayan ve yüce Türk milletinin kahraman evlatlarınca verilen büyük mücadelenin adıdır Çanakkale... Şairin ifadesiyle, Bedrin Arslanlarının kükrediği ateşten bir imtihandır Çanakkale... Kınalı kuzuların gül bahçesine girercesine şehadete atıldığı yerdir Çanakkale...
Tarihi sayısız zafer ve destanlarla dolu bir medeniyetin, eşi benzeri olmayan şanlı direnişinin, istiklâl bayrağını yere düşürmemek için verdiği büyük varoluş mücadelesinin adıdır Çanakkale Savaşı. Vatan toprağımız, bundan 108 yıl evvel, aziz ecdadımızın eşsiz direnişi ile emanet kaldı bizlere.
Anadolu'nun her köşesinden kimi yüzlerce, kimi binlerce kilometre gelerek vatan uğruna koştular şehadete. Çanakkale, önden giden arkadaşlarının düşman karşısında şehit olduğunu görüp, birkaç dakika sonra kendilerinin de şehit olacaklarını bilen urbasız, ayakkabısız, silahsız, çoğu 18-20 yaşlarında yiğitlerin gözünü kırpmadan, düşmanın alev kusan silahlarına doğru koştuğu ve 250 bin vatan evladının şehit verildiği bir destan oldu.
O ecdad ki; mukaddes değerleri için giriştiği mücadeleyi kardeşliğin, dayanışmanın, muhabbetin, birliğin ve beraberliğin en çarpıcı örneklerini tüm dünyaya göstererek en zor şartlarda bile zafere taşımıştır. Bastığı toprakları canından daha değerli gören ecdadımızın bizlere miras bıraktığı işte bu ruh, bizi aynı hissiyatla buluşturmaya devam ediyor. Son zamanlarda ülkece yaşadığımız "Asrın Felaketi" için milletçe "Asrın Dayanışması"nı gösteriyor olmamız buna en güzel örnektir. Çanakkale'de yeşeren birlik ve beraberlik ruhunu diri tutuğumuz sürece, bu kutlu milletin ulaşamayacağı hiçbir hedef ve üstesinden gelemeyeceği hiçbir mesele yoktur Allah'ın izniyle.
Çanakkale ruhu, aziz milletimizin ecdadından emanet aldığı bağımsızlık gayret ve azmini gelecek nesillere daha güçlü şekilde teslim edeceği kutsal bir değerdir. Çanakkale şehitlerinin torunları olarak bizlere düşen en büyük sorumluluk, kahraman ecdadımızın bizlere mirası bu vatana layıkıyla sahip çıkmak için, Çanakkale Savaşındaki ruhu, heyecanı, azmi, kararlılığı bugün de kalbimizde hissetmek ve bundan sonraki nesillere hakkıyla aktarabilmektir.
Milli Şairimiz, büyük üstat Mehmet Akif Ersoy, o günlerin milli ruhunu, kalplerdeki iman gücünün büyüklüğünü mısralarına dökmüştür:
"...Şüheda göğdesi, bir baksana, dağlar, taşlar..
O, rüku olmasa, dünyada eğilmez başlar.
Yaralanmış temiz alnından uzanmış yatıyor;
Bir hilal uğruna, ya Rab, ne güneşler batıyor!
Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş asker!
Gökten ecdad inerek öpse o pak alnı değer..."
Bu duygu ve düşüncelerle Çanakkale Zaferi'nin 108. yıl dönümünü kutluyor; başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Çanakkale şehitlerimiz olmak üzere, vatanın bölünmez bütünlüğü, milletimizin birliğini ve huzurunu korumak uğruna canlarını feda eden tüm şehitlerimizi, muhterem ecdadımızı saygı, rahmet ve minnetle anıyorum.
Ruhları şâd, mekanları cennet olsun.
Seyfullah OKUMUŞ
Aydın İl Milli Eğitim Müdürü